Yükleniyor...
Geçmek için tıkla

Türkiye'de Patent

Buluş, tarım dahil sanayideki herhangi bir teknik problemin çözümüdür.Buluşlar patent ve faydalı model tescili sistemleri ile korunabilmektedir.

Patent, buluş sahibinin buluş konusu ürünü belirli bir süre üretme, kullanma veya satma hakkıdır. Aynı zamanda, bu hakkı gösteren belgeye de patent denir. Sınai mülkiyet haklarının içinde önemli bir yer tutan “patent hakkı”, özellikle teknoloji transferinin aracı olması bakımından gelişmekte olan ülkeleri daha çok ilgilendirmektedir.

Faydalı model ise Türkiye’de ve dünyada yeni olan, sanayiye uygulanabilen buluşların sahiplerine 10 yıl süre ile bu buluş konusu ürünü üretme ve pazarlama hakkının tanınmasıdır.

Patent ile faydalı model arasındaki farklar kısaca aşağıdaki gibi özetlenebilir;

Faydalı Modelde, tekniğin bilinen durumunun aşılması kriteri aranmaz,

Koruma süreleri farklıdır,

Faydalı Model belgesine, Ek Faydalı Model belgesi verilmez,

Araştırma ve inceleme işlemlerinin olmaması nedeniyle patent verilmesine oranla faydalı model belgesinin verilmesi, hem zaman hem de masraf açısından daha elverişlidir.

Faydalı model tescili yerli başvuru sahipleri tarafından daha fazla tercih edilmektedir. Bunun nedeni sistemin hızlı, pratik ve ekonomik oluşudur.

Türkiye’de buluşların tesciline yönelik gerek patent gerekse de faydalı müracaatları her sene ciddi bir artış eğilimindedir. Bu artışla ilgili olarak Türk Patent Enstitüsünün bu konudaki bilgilendirici faaliyetleri ve bir takım devlet teşviklerinin yanı sıra patent ofislerinin çabaları da yadsınamaz.

2005 yılında 1896sı yerli 1924 faydalı model, 895i yerli 3461 patent başvurusu, 2006 yılında ise 2424ü yerli 2456 faydalı model ve 979u yerli 5165 patent başvurusu gerçekleştirilmiştir. 2005 den 2006 ya faydalı model müracaatlarında %27 lik, patent müracaatlarında ise % 49 luk bir artış olmuştur. Rakamlardan anlaşılacağı üzere Türkiye deki patent müracaatlarının büyük bölümü yabancı müracaatlardır.

Patent/ faydalı model müracaatları bilhassa kobileri ciddi bir finasman problemi ile karşı karşıya bırakabilmektedir. Bu noktada kosgeb ve tubitak kaydadeğer projeleri karşılıksız olarak desteklemektedir.

Gerek Türk Patent Enstitüsü gerekse de patent ofisleri inovasyon çalışmalarını hızlı bir biçimde yönetmektedirler. Bu meyanda Türk Patent Enstitüsü Avrupa Patent Ofisine paralel bir tutum izlemektedir.

Patent başvurusu yapılmadan önce başvuru sahibinin buluş konusu teknik ile ilgili Türk Patent Enstitüsüne ya da bir patent ofisine başvurarak patent araştırması yapması önerilir. Tekniğin bilinen durumunun araştırılması, buluş sahibine kendi buluşunu mevcut patentlerle karşılaştırma, benzerlikleri ve farklılıkları görme imkanını sağlar. Başvuru sahibi buluşunun yeni olup olmadığı konusunda genel bir fikre sahip olur. Böylece mevcut teknoloji bilinerek yapılan bir patent başvurusunun reddedilme ihtimali azaltılmış olur.

Sektörde çok sayıda patent ofisi faaliyet göstermektedir. Ancak bu firmaların çok azı gerekli bilgi, birikim, tecrübe ve donanımı haizdir. Ehil olmayan bu firmalar müşterilerini yanlış yönlendirmekte, noksan bilgi vermekte ve bunun neticesinde hizmet alan müşteriler açısından telafisi güç, kimi zaman da imkansız zararlar söz konusu olabilmektedir. Firmaların, patent bürosu tercihlerinde, ödeyecekleri ücretten ziyade alacakları hizmetin niteliği ve patent bürosunun yeterliliği belirleyici olmalıdır. Bunun tespitinde ilk olarak hukuki yeterliliğe bakılmalı, bir hukuk bürosu ile eşgüdümlü olarak çalışan patent büroları tercih edilmelidir. Sektöre ilişkin bir başka problem de patent bürolarının bağlı olduğu bir mesleki odanın henüz tesis edilmemiş olmasıdır.

Bilim Patent fikri ve sınai haklar konusunda takip ve danışmalık hizmeti vermektedir. Firmanın başlıca faaliyet alanları; marka tescili, endüstriyel tasarım tescili, faydalı model ve patent tescili ile kalite yönetim sistemleri konularında danışmanlık hizmeti verilmesi şeklinde özetlenebilir.